Erzurum

İZMİR DEPREM ÇALIŞTAYI DEÜ EV SAHİPLİĞİNDE YAPILDI

İZMİR DEPREM ÇALIŞTAYI DEÜ EV SAHİPLİĞİNDE YAPILDI

“İzmir Deprem Çalıştayı – İZDEP’22”, İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı’nın katılımı ile Sabancı Kültür Sarayı’nda yapıldı.

Ülkemizin ve İzmir'in depremselliği, afet
yönetimi, fay yasası, deprem mühendisliği ve kentsel dönüşüm çalışmalarının kamuoyuyla
paylaşıldığı çalıştayta konuşan İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı, “İzmir depremi
bize ayna tuttu. Bayraklı’da yaşananlar bize zeminin ne demek olduğunu; yapı stoku
kalitesinin ne anlama geldiğini anlattı. İzmir için toplam 227 eylem belirlendi, bunun 71
adedi tamamlandı” dedi.
İzmir depreminin ikinci yıl dönümü dolayısıyla Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) ev
sahipliğinde “İzmir Deprem Çalıştayı – İZDEP’22” düzenlendi. Ülkemizin ve İzmir'in
depremselliği, afet yönetimi, fay yasası, deprem mühendisliği ve kentsel dönüşüm
çalışmalarının kamuoyuyla paylaşıldığı, gün boyu süren çalıştaya, İçişleri Bakan Yardımcısı
İsmail Çataklı, Afet ve Acil Durumu Yönetimi (AFAD) Başkanı Vali Yunus Sezer, Dokuz
Eylül Üniversitesi Üst Yönetimi, bilim insanları ve öğrenciler katıldılar. TÜBİTAK Başkanı
Prof.Dr. Hasan Mandal ise çalıştaya çevrim içi olarak katıldı. Sabancı Kültür Sarayı’nda üç
oturum halinde yapılan deprem panelinde, DEÜ Mühendislik Fakültesi, AFAD İzmir İl
Müdürlüğü, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü, TÜBİTAK, DASK ve TOKİ
tarafından İzmir için yapılan ve planlanan deprem çalışmaları bilim insanları ve yetkililer
tarafından masaya yatırıldı.
“EĞİTİME DAYALI DÖNÜŞÜM ŞART”
Çalıştayın açılış konuşmasını yapan DEÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Uğur Malayoğlu,
sosyal ve iktisadi hayatı derinden etkileyen afet gerçeğini İzmir depremi özelinde ele alarak,
“Çalıştayımızda şehirlerimizdeki deprem tehlikesini, risklerini ve alınması gereken önlemleri
bilimsel bir bakışla değerlendireceğiz. Özellikle Bayraklı ilçesinde kendisini hissettiren
depremde, hem vatandaşlarımızı kaybetmenin acısını yaşadık hem de kentimizin depreme ne
kadar hazırlıksız olduğunu gördük. Yaralıların tedavisinden depremzedelerin ihtiyaçlarının
giderilmesine kadar bütün süreç titizlikle yürütüldü. Üniversite olarak biz de, imkanlarımızı
kurtarma çalışmaları için hazır ettik. Kentimizde deprem, heyelan ve sel gibi risklerin tespit
edilmesi ile bunlara yönelik eylem planlarının hazırlanması içeren girişimlerde bulunduk.
İzmir İçin Deprem Erken Uyarı Sistemi’nin geliştirilmesi noktasında çalışmalara başladık.
Hedefimiz, insan odaklı kentleri kurmak ve güvenli binalar inşa emek olmalıdır. Bunun için
de eğitime dayalı dönüşüm şarttır. Depremlerde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza bir kez
daha rahmet; ailelerimize de sabırlar diliyoruz” dedi.
İZMİR’E 128 MİLYON YARDIM
Etkinlikte konuşan İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı, İzmir depremi ile yaşanan büyük
yıkımın ardından şehre 128 milyon lira nakdi yardım yapıldığını söyledi. Çataklı, “Ülkemizin
afet gerçeğine karşı desteklerinizi hissetmekten duyduğumuz memnuniyeti ifade ederek
sözlerime başlamak istiyorum. İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu’nun da teşekkürlerini ve
başarı dileklerini iletiyorum. İki yıl önce bir başparmağa tutunan minik bir el fotoğrafı bize
hem acıyı hem sorumluluklarımızı hem de umudu anlattı. İzmir depremi bir yönüyle üzüntü
bir yönüyle ikaz bir yönüyle muhasebe ve bir yönüyle rehber oldu. 117 vatandaşımızı
kaybetmenin hüznünü yaşadık, hepsine rahmet diliyorum.Depremde sekiz bina ilk anda

yıkıldı; 730 bina ağır hasar aldı. 107 vatandaşı ise enkazdan sağ olarak kurtardık. 2020 yılı
afetler açısından zorlu bir yıldı. İzmir depremi bize ayna tuttu. Koca bir yarımadayı es geçip
en büyük etkiyi Bayraklı’da yaptı ve bize zeminin ne demek olduğunu; yapı stoku kalitesinin
ne anlama geldiğini de anlattı. O dönemde 2 bin 151’i arama kurtarma personeli olmak üzere
10 bin 863 personelle afete müdahale ettik. 128 milyon lira nakdi yardım yapıldı. İzmir
depremi 6,6 büyüklüğünde bir depremdi, sınırlı bir yıkıma sebep oldu ama bize aslında
nelerin olabileceğini de gösterdi” diye konuştu.
“227 EYLEMİN 71’İ TAMAMLANDI”
Yapılan tüm çalışmaların temelinde depremle yaşamayı öğrenmek olduğunu vurgulayan
Çataklı, AFAD Planlama ve Risk Azaltma Dairesi tarafından oluşturulan İl Afet Risk
Azaltma Planı hakkında bilgiler verdi. Çataklı, “Yer kabuğu hareketinin tamamen durması
gibi bir şey söz konusu değil. O yüzden tüm çabamızın temelinde depremle yaşamayı
öğretmek var. Bunun için de risk analizi, yıkılmayan şehirler inşa etmek, deprem bilincini
yükseltmek son derece önemli. 81 il için risk azaltma planları hazırlandı. Bu çok ciddi bir
çalışma. Sağlıklı bir iş birliği ile üniversitelerimizle çalışarak hazırlandı. İzmir için toplam
227 eylem belirlendi, bunun 71 adedi tamamlandı; 132’sinin de çalışmaları devam ediyor.
Türkiye bugün dünyada birçok alanda itibar gören afetleri başarıyla yönetebilen seviyeye
ulaştı. Bunu arttırmaya da devam ediyoruz. Kentsel dönüşümün son derece önemli olduğunu
da bu vesileyle ifade etmek istiyorum. Bu çalıştay ve bunun gibi etkinlikler, afet anında
yaptığınız çok şeyden daha kıymetli” ifadelerinde bulundu.
“DÖNÜM NOKTASI OLDU”
Çalıştaya çevrim içi olarak katılan TÜBİTAK Başkanı Prof.Dr. Hasan Mandal, İzmir
depreminin bir dönüm ve dönüşüm süreci olduğunu vurgulayarak, “Bu önemli etkinliğin çok
kıymetli olduğunu biliyorum. Bizler, özellikle deprem ülkesi olarak yaşayan bir
coğrafyadayız Aynı zamanda AFAD sayesinde bu süreçlerin üstesinden gelme noktasında
dünyaya örnek başarılarımız var. İzmir depremi bizim için önemli bir dönüm ve dönüşüm
noktası oldu. TÜBİTAK olarak değişik zamanlarda vermiş olduğumuz araştırma odaklı
destekler var. İlk milli bilimsel araştırma projemizi Deprem Platformumuz gerçekleştirdi.
Kuşadası Körfezi’nde bin 300 kilometrelik alan taraması yapıldı. Deprem araştırmalarımızda
sadece fen ve mühendislik bilimleri noktasında değil, sosyal ve beşeri bilimlerin etkileşimleri
olmuştur. Bu toplantıyı gerçekten çok kıymetli buluyoruz. Bu coğrafyada bu gerçekle
yaşamak zorundaysak öncesinde gerekli bilimsel temelli çözümlerle üzerimize düşeni
yapmaya hazırız” şeklinde konuştu
“DEPREM TSUNAMİ TEHLİKESİNİ HATIRLATTI”
Çalıştay açılış konuşmaları sırasında Türkiye’nin depremselliğine dair güncel veriler paylaşan
AFAD Başkanı Vali Yunus Sezer, “Sisam Depremi’nde 117 vatandaşımız hayatını kaybetti.
Gerçekten de boyutlarına baktığımız zaman bütün ülkeyi derinden etkileyen bir deprem.
Türkiye’de yıllık 20 bin ila 30 bin arasında deprem ölçümü yapılıyor. 1900 ile 2022 yılları
arasında ülkemizde ve yakınlarında 4 ile 4 üzeri yaklaşık 15 bin deprem meydana gelmiş, 86
binden fazla insanımız hayatını kaybetmiş ve 1 milyona yakın binamız hasar görmüş. 2021
yılında büyüklükleri 0,6 ve 6,3 arasında değişen 23 bin 753 deprem kaydettik. 10 yıllık
ortalamada deprem sayımız 25 bin 978. İzmir özelinde baktığımız zaman bölge, diri fay
hatlarının olduğu bir yer. Son 20 yılda büyüklükleri 0,6 ila 6,6 arasında değişen 33 bin 203
deprem tespit edilmiş. 2017 yılında Kos Adası ve 2020 Sisam Depremi, tsunami tehlikesini de

hatırlattı. Tsunami Tehlike Haritası’nın oluşturulması ve bu konuda çalışmalar yapılması da
önemli adımlardır. Riski ne kadar azaltırsak afet zamanında kayıpları da o kadar azaltmış
oluruz. 582 bin gönüllümüz ve akredite ettiğimiz 63 adet sivil toplum kuruluşumuz var.
Afetlerle karşılaştığımızda hazırlıklı olmak adına gerekli tüm adımları birlikte atmayı temenni
ediyoruz” diye konuştu.
Konuşmaların ardından çalıştayın açılış konferansları yapıldı. Prof. Dr. Mustafa Erdik
tarafından Deprem Risk Analizi; Prof. Dr. Mehmet Çelebi ve Prof. Dr. Özgür Özçelik ise
“Deprem Bölgelerindeki Yapıları İnovatif Yöntemlerle Güçlendirme Teknikleri ve Yerinde
Yapılan Ölçümlere Dayalı Sistem Performansının İrdelenmesi” konulu söyleşileri
gerçekleştirdiler.
“İZMİR’DE BİRÇOK DEPREM FAYI VAR”
Erdik konuşmasında, deprem risk analizi çalışmalarında başvurdukları ölçüm metrikleri
hakkında bilgi vererek, “Riskin yüksek gözükmesi riskin önceliği anlamına gelmiyor.
İstanbul’da deprem yaratabilecek bir fay bulunurken, İzmir’de deprem yaratabilecek çok
sayıda fay var. Şehrin hemen altında deprem olabilir. Dolayısıyla dikkat etmemiz gerekiyor”
dedi.
“Deprem Bölgelerindeki Yapıları İnovatif Yöntemlerle Güçlendirme Teknikleri ve Yerinde
Yapılan Ölçümlere Dayalı Sistem Performansının İrdelenmesi” konulu söyleşide ise Prof. Dr.
Özgür Özçelik, deprem alanlarındaki yapıların performansını yükseltecek, yıkım veya ağır
hasarları önleyecek uygulamalar hakkında bilgilendirmede bulundu.
Açılış konferansı konuşmalarının ardından yapılan çalıştay panel bölümünde, Dokuz Eylül
Üniversitesi Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi (DAUM) Müdürü Prof. Dr. Hasan
Sözbilir moderatörlüğünde “Afet Yönetimi, DASK ve Kentsel Dönüşüm” konuları, panel
konuşmacıları tarafından masaya yatırıldı. Panel bölümünün ardından çalıştay, workshop ve
atölye çalışması oturumları ile devam etti. Çalıştayın sonunda elde edilen veriler ışığında,
“İzmir Deprem Çalıştayı Sonuç Bildirgesi” kamuoyu ile paylaşıldı.