19 Mayıs: Bir Dirilişin, Bir Direnişin ve Sonsuz Umudun Adı
19 Mayıs 1919… Karanlığa gömülmüş bir halkın yeniden doğduğu, bir milletin esareti reddedip kaderine el koyduğu gündür. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a ayak bastığı o sabah, yalnızca işgal altındaki bir vatanın değil; onuru çiğnenmiş bir halkın da kaderi değişti. Bu tarih, bağımsızlığın ateşle yazıldığı bir destanın ilk satırıdır.
Bugün, Cumhuriyetimizin temel harcı olan o ruhu anmak ve anlamak, her zamankinden daha hayati bir sorumluluktur. Zira 19 Mayıs sadece bir bayram değil, aynı zamanda bir uyanışın ve özgürlük tutkusunun miladıdır. Ne yazık ki bugün, o büyük mücadelenin üzerine inşa edilen Cumhuriyet’in temel taşları birer birer yerinden sökülmekte, hukuk yok sayılmakta, laiklik yara almakta, eğitim ve düşünce özgürlüğü boğulmakta, liyakat yerini sadakate bırakmaktadır.
Bu koşullar altında 19 Mayıs’ı anmak; sadece Atatürk’ü hatırlamak değil, onun devrimlerini korumak, mirasına sahip çıkmak ve gençliğe emanet edilen bu vatanı yeniden aydınlık yarınlara taşımak demektir. Gençliğe hitabe, bugün yazılmışçasına günceldir; çünkü tehdit geçmemiş, mücadele sona ermemiştir.
Bugün 19 Mayıs’ı kutlarken, bu kutlama bir seremoni değil; bir hatırlayış, bir uyanış ve yeniden direniş çağrısıdır. Her türlü karanlığa rağmen hâlâ buradayız, çünkü bir milletin onuru ayakta kaldıkça, hiçbir iktidar zulmü kalıcı olamaz.
Bu ülkenin gençleri, bir gün değil her gün 19 Mayıs’ı yüreklerinde taşımaya devam edecektir. Çünkü biz, o kutlu yürüyüşün mirasçılarıyız.
Yaşasın 19 Mayıs!
Yaşasın Cumhuriyet!
Yaşasın özgürlük, eşitlik ve adalet mücadelesi!
ARAS TV AİLESİ