Kara Harp Okulu’nun 30 Ağustos 2024'teki mezuniyet töreninin ardından, teğmenlerin "Mustafa Kemal’in askerleriyiz" sloganı atması ve yemin etmeleri sonrasında, yönetmeliğe uymadıkları gerekesiyle teğmenler hakkında planlı disiplinsizlik yapıldığı gerekçesiyle soruşturma başlatılmıştı. Teğmenler ve komutanları 18 Kasım 2024'te Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk edilmişti. Yüksek Disiplin Kurulu, 5'i teğmen 8 askeri personelin soruşturma dosyasını 16 Ocak Perşembe günü ele alacak. Tüm bu gelişmeler yaşanırken, emekli askerler Ankara Anıtpark'ta bir araya gelerek teğmenlere destek verdi. Açıklama şu ifadeler yer aldı:
"TEĞMENLERE KARŞI PROPAGANDA BAŞLATILDI"
"Son aylarda ülke gündemini meşgul eden ve TSK'nın en genç subay rütbesi olan teğmenleri hedef alan hatalı ve kasıtlı uygulamalara tepkimizi göstermek amacıyla bu basın açıklamasını yapmayı bir görev kabul ediyoruz. Bilindiği üzere 29 Ağustos 2024'te, TSK'nın kadim geleneklerinden biri olan, mezuniyet töreninin sona ermesi sonrasında Kara Harp Okulu 2024 yılı mezunlarının neredeyse tamamı bir araya gelerek bir gelenek olan yemin metnini okumuşlardır. Milletimizin gurur duyduğu yemin görüntüleri sonrasında teğmenlere ilişkin bazı sosyal medya kanallarında ortaya çıkan ve belirli çevreler tarafından oluşturulan algı ve hatta ahlak sınırlarının ötesine geçen saldırılar ile kamuoyunda teğmenlere karşı propaganda başlatılmış, bazı gazeteler tarafından anayasaya ve Cumhuriyet'e bağlılıklarını ifade eden teğmenler 'cuntacı' olarak nitelendirilmeye çalışılmıştır. Bu haksızlıklara karşı maalesef MSB yetkilileri tarafından teğmenlere sahip çıkılmayarak sessiz kalınmıştır. Buna karşılık zamanında aynı değerlere bağlılık yemini eden emekli silah arkadaşlarım başta olmak üzere yurtsever vatandaşlar gerekli tepkileri göstermiş ve hala göstermeye devam etmektedir.
"ERGENEKON BALYOZ NEYSE, BUGÜN YAPILAN DA BENZER BİR KUMPAS"
Genç teğmenler yemin metni ile Cumhuriyet'in varisi olan Türk ordularının ebedi başkomutanını, Cumhuriyet'in kurucu değerlerini ve anayasal değerlere bağlılık ile Cumhuriyet'imizin kutsallığını koruma yemini etmişlerdir. Bu yemin askerlerin kendilerine kanunun ve tarihin yüklediği görev bilincinin ifadesidir. Genç teğmenlere yapılan saldırıların altında bu değerlere ve Türk milletinin ortak vicdanına yapılan saldırılardır. Teğmenlere yapılan sistematik saldırılar aslında son dönemde TSK'nın Atatürkçü, çağdaş ve demokratik değerlere bağlı mensuplarına yapılan sistematik saldırıların son halkasını oluşturmaktadır. Geçmişte FETÖ eliyle ve yargı erki kullanılarak Ergenekon, Balyoz benzeri kurmaca davalarla tasfiye edilen subaylara yapılan neyse, bugün teğmenlere yapılanlar da benzer bir kumpastır.
"HUKUKİ HATALAR, KANUNLA AÇIKLANAMAYAN SUÇ İSNATLARI VAR"
Bu süreçte teğmenlerin Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk edilmesi için sıralı sicil amirlerinin kanaatlerini değiştirmeye zorlandığı basına yansımıştır. 2023 yılı Kasım ayında Tuzla Piyade Okulu'nda Atatürk'e saygısızlık yapanlara müdahale eden Atatürkçü teğmenlerin Yüksek Disiplin Kurulu ve meslekten çıkarılmasından sonra şimdi de Kara Harp Okulu'nda yıllardır devam eden yemin seremonisini uygulayan teğmenler birkaç gün içinde Yüksek Disiplin Kurulu'na çıkacaklar. Teğmenlerin yanı sıra onların komutanı durumundakilerden 3 başarılı vatansever subay da kurula sevk edilmiştir. Teğmenler ve komutanların Yüksek Disiplin Kurulu sürecine dahil edilmelerine ilişkin yapılan hukuki hatalar, fiilen olmayan ve ilgili kanun maddeleriyle açıklanması mümkün olmayan suç isnadı, idari tahkikat ve disiplin sürecindeki hatalar ve kasıtlı davranışlar konusunda gerekli açıklamalar ve savunmalar avukat meslektaşlarımız tarafından kamuoyuyla paylaşılmıştır. Eminiz iki Yüksek Disiplin Kurulu nezdinde avukat tarafından usule ve esasa ilişkin hatalar dile getirilecek ve savunmaları en iyi şekilde yapılacaktır.
"DİSİPLİNSİZLİK YOKTUR, ATATÜRK'ÜN ASKERİ OLMAK HER ASKERİN GÖREVİDİR"
Bugün burada toplanarak 2 gün sonra teğmenlerimiz hakkında Yüksek Disiplin Kurulu'ndaki disiplin sürecinde karar verecek olanlara bir kez daha seslenmek istiyorum. Bu yaşananlarla teğmenlerin bir disiplinsizliği yoktur. Atatürk'ün askerleri olmak her askerin görevidir. Cumhuriyet ve anayasal değerlere bağlılık bildiren teğmenler disiplinsizlikle suçlanamaz. Aksini düşünmek, bu değerler dışında başka kişilere, tarikat veya cemaatlere bağlılık bir suçtur ve en yakın örneği 15 Temmuz'da görülmüştür. Teğmenler hakkında olumsuz bir karar verilmesi, göz bebeği ordumuza siyasetin daha da sokulması, Atatürk'e bağlılığı yargılama konusu yapılması gibi tarihi bir vebalin altına girilmesi anlamına gelir.
"TEĞMENLER TSK'NIN GELECEĞİ, ÖRSELENMELERİNE MÜSAADE ETMEYİN"
Teğmenlere dokunmayın. Teğmenler TSK'nın geleceğidir. Onların örselenmesine müsaade etmeyin. Genç teğmenlerin resmi tören sonrası, törenin düzeni ve insicamını bozmadan, kendi aralarında tekrarladıkları 'Mustafa Kemal Atatürk' ile laik demokratik Cumhuriyet'e ve Türk milletine bağlılık vurgusu içeren yeminden korkmayın, aksine gurur duyun.
"TSK'NIN İTİBARINI HANGİ DAVRANIŞLA ZEDELEMİŞLERDİR"
Teğmenlere 6413 sayılı TSK Disiplin Kanunu'nun 20. maddesi kapsamında yöneltilen 'hizmete engel davranışta bulunmak', 'devletin ve TSK'nın itibarına zarar vermek', 'ağır suç ve disiplinsizlik teşkil edecek fiil ve davranışlarda bulunmak' gibi suçlamaların hukuki bir karşılığı yoktur. Teğmenler devletin ve TSK'nın itibarını hangi davranışla zedelemiştir? Ağır suç ve disiplinsizlik teşkil edecek fiil ve davranışları nedir? Şerefli subay üniforması üzerine cübbe ve sarık giyen amiral hakkında aynı reaksiyon bir türlü gösterilmez ve hiçbir işlem yapılmazken, genç teğmenlere bu yapılanlar nedir?
"TSK HER ZAMAN SİYASER DIŞIDIR... BU SÜRECİN SİYASİ AMAÇLI OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUZ"
Atatürk ilkelerine bağlılık, ülkeyi savunacak her askerin taşıması gereken temel bir değerdir. Genç teğmenlerin Atatürk'e bağlılıklarını ifade etmeleri suç değil, vatanseverlik göstergesidir. Atatürk, TSK'nın ebedi başkomutanıdır ve anayasada Atatürkçülük ilke olarak benimsenmiştir. TSK'yı siyasi tansiyonun içine çekmek yanlıştır. Ebedi başkomutan Atatürk ve TSK her zaman siyaset dışıdır, öyle kalması gereklidir. Genç teğmenlere yönelik başlatılan disiplin sürecinin haksız ve siyasi amaçlı olduğunu düşünüyoruz. Yüksek Disiplin Kurulu tarafından teğmenler hakkında herhangi bir işlem yapılmadan dosyaların iade edilmesini ve teğmenlerin göreve dönmelerini talep ediyoruz.
"ANAYASAMIZIN 2. MADDESİNDE DEĞİŞMEZ OLAN ATATÜRK MİLLİYETÇİLİĞİDİR"
Yüksek Disiplin Kurulu'nda görev yapan TSK'nın değerli mensupları ve görev arkadaşlarımıza, Atatürk'ün 'Mesuliyet yükü her şeyden ağırdır, hatta ölümden bile' sözünü hatırlatmak istiyoruz. Bu teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk edildikleri andan itibaren sizlere emanettir. Bu mesuliyet duygusu içerisinde sizlerin de geçmişte birer Harbiyeli olduğunuzu unutmadan, hukuka uygun, adaletli ve hakkaniyetli bir karar vermenizi bekliyoruz. Teğmenlerle ilgili ne karar verilirse verilsin, değişmeyecek tek gerçeğin, anayasamızın 2. maddesinde değişmez bir şekilde tanımlanan, 'Türkiye Cumhuriyeti'nin Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirlenen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti' olduğu ve her Türk askerinin de ebedi başkomutanı olan Mustafa Kemal'in askeri olduğudur."