Hizmet ve Siyaset İkileminde Çat İlçesi: Arif Hikmet Kılıç’ın Hikayesi ve Bürokratik Tavırlar

Erzurum'un Çat ilçesi, yıllardır zorlu coğrafi koşulları ve sınırlı imkanlarıyla tanınan bir bölge. Uzun süre iktidar partisinin yönetiminde kalan ilçe, vaat edilen hizmetlerin yetersizliğiyle kaderine terk edilmiş gibi görünüyordu. Ancak bu durum, 2014 yerel seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) adayı Arif Hikmet Kılıç’ın belediye başkanlığını kazanmasıyla değişti. Kılıç, ilçe halkına yepyeni bir vizyon ve enerji kazandırarak hizmet odaklı bir yerel yönetim anlayışını hayata geçirdi. Beş yıl süren bu dönemde Çat, tarihinde belki de ilk kez ciddi bir dönüşüm yaşadı. Ancak bu başarı öyküsü, Kılıç’ın siyasi nedenlerden dolayı seçimi kaybetmesinin ardından yeniden Adalet ve Kalkınma Partisi'ne (AKP) geçmesiyle kesintiye uğradı.

Arif Hikmet Kılıç, görev süresi boyunca ilçede fark yaratan projelere imza attı. Eğitim, altyapı, kültür ve turizm alanlarında hayata geçirdiği çalışmalar, Çat halkı için bir umut ışığı oldu. Özellikle İslami Eserler  Müzesi gibi kültürel projeler, ilçeye sadece ekonomik canlılık katmakla kalmadı, aynı zamanda bölgenin tarihi ve kültürel mirasını da ön plana çıkardı. Halkla kurduğu güçlü bağ, şeffaf yönetim anlayışı ve proje odaklı yaklaşımı, Çat’ı yılların ihmalkârlığından kurtararak yepyeni bir kimlik kazandırdı.

Yıkım ve Hayal Kırıklığı: AKP Yönetimine Dönüş

2019 yerel seçimleri sonrasında yönetimin yeniden AKP’ye geçmesiyle, Kılıç döneminde yapılan projeler birer birer yok edilmeye başladı. Altyapı ve kültürel yatırımlar kaderine terk edildi, bazıları ise tamamen yıkıldı. Halkın büyük umutlarla benimsediği projelerin bozulması, Çat’ta derin bir hayal kırıklığı yarattı. Bu süreç, hizmetlerin siyasetin bir aracı haline dönüştüğü gerçeğini bir kez daha gözler önüne serdi. Çat halkı için hizmetin sürekliliği değil, siyasi tercihler ön plana çıkarılmıştı.

Yeniden Doğuş: Arif Hikmet Kılıç’ın Geri Dönüşü

2024 yerel seçimlerinde halkın yoğun talebi üzerine yeniden aday olan Arif Hikmet Kılıç, bu kez daha güçlü bir şekilde geri döndü. Seçimi kazanmasının ardından, yıkılan eserleri yeniden inşa etmek ve ilçeye hak ettiği hizmetleri sunmak için kolları sıvadı. Ancak bu dönüş, yalnızca hizmet anlamında değil, siyasi ve bürokratik engellerle mücadele açısından da zorlu bir süreç oldu.

Orantısız Güç Kullanımı ve Bürokratik Tavır

Kılıç’ın görevine başlamasıyla birlikte, devletin yerel temsilcileri olan kaymakam, kamu kurum müdürleri ve diğer bürokratların açılışlara ve etkinliklere katılmaması, halk arasında büyük tepkiyle karşılandı. Bu durum, yerel yönetimdeki siyasi ayrımcılığın somut bir örneği olarak görülmekteydi. Devletin temsilcilerinin, bir siyasi partinin güdümünde hareket ediyor algısı yaratması, halkın devlete olan güvenini de sarsmaya başladı.

Hizmetin Siyasetle Gölgelendiği Bir İlçe

Yerel yönetimlerde esas olan, halkın yaşam kalitesini artıracak hizmetlerin siyaset üstü bir anlayışla sunulmasıdır. Ancak Çat’ta yaşananlar, bunun tam tersi bir tabloyu ortaya koymaktadır. Arif Hikmet Kılıç’ın, halkın desteğiyle yeniden hayata geçirdiği projeler, yalnızca yerel yönetimin değil, aynı zamanda bürokratik ve siyasi engellerin de üstesinden gelme mücadelesidir.

Halkın Sevgilisi Bir Belediye Başkanına Yapılan Haksızlık: Arif Hikmet Kılıç ve Yavi Şehitleri Anıtı

Bürokrasi ve siyaset, toplumun refahını artırma amacıyla işleyen mekanizmalardır. Ancak zaman zaman bu mekanizmalar, hizmet etmek yerine bireysel ya da siyasi çıkarlarla şekillenerek halkın güvenini sarsabiliyor. Arif Hikmet Kılıç, Yavi Şehitleri anısına anlamlı bir anıt ve çevresel düzenlemeler yaptırarak, bu vatan için canlarını feda eden şehitlerimizi onurlandıran bir projeye imza attı. Bu anıt, sadece Çat halkı için değil, tüm bölge için bir vefa örneği olarak yükseldi. Ancak anıtın açılışı sırasında, vali ve diğer siyasi temsilciler Yavi Şehitliği’nde bulunsalar da, davetli olmalarına rağmen anıtın açılışına katılmamayı tercih ettiler. Erzurum’un Çat ilçesinde yaşanan olay, bu duruma çarpıcı bir örnek teşkil ederken bir başka örneği de Çat Kongre Merkezinin açılışında yaşandı.  Arif Hikmet Kılıç'ın, ilçeye kazandırdığı İslami Eserler Müzesi AK Parti belediye başkanı, müzenin  içinde sergilenen eserleri Turizm ve Kültür Bakanlığına devrederek müzeyi çürümeye bırakmıştı. Göreve geldikten sonra müzeyi yeniden onararak Çat Kongre Merkezi olarak vatandaşların hizmetine açan başkan Kılıç, ilçede görev yapan kamu amirlerini açılışa davet etmesine rağmen yine katılım sağlamayarak bir kez daha siyasi ayrımcılığın içinde yer aldılar.

Bu durum, halk arasında derin bir üzüntü ve tepkiyle karşılandı. Siyasetçilerin ve bürokratların halka hizmet eden bir projeye bu şekilde sırtlarını dönmesi, onların toplum önündeki güvenilirliğini zedeledi. İnsanlar, böylesine anlamlı bir açılışın siyasi farklılıklar yüzünden görmezden gelinmesini “vicdani bir yara” olarak değerlendirdi.

Çat’ın Cumhuriyet Halk Partili Belediye Başkanı Arif Hikmet Kılıç, yalnızca Çat halkının değil, çevre ilçelerin de gönlünde taht kurmuş, halk tarafından “Hikmet Baba” olarak anılan bir isim. Onun bu unvanı kazanmasında, halkın sorunlarına samimiyetle eğilmesi, parti ayrımı gözetmeksizin herkese eşit davranması ve sosyal projelerdeki başarısı büyük bir rol oynadı. Ancak böylesine halkın sevgisini kazanmış bir yerel yöneticiye yapılan bürokratik ayrımcılık, siyasetin yozlaşmış tarafını gözler önüne sererken, Arif Hikmet Kılıç, kişisel hayatında ufuk genişliği, çözüm odaklılığı ve halkla iç içe oluşuyla tanınan bir lider. Bu olay, onun siyasi kimliğinin değil, halkla olan bağının güçlenmesine neden oldu. Halk, bu ayrımcılığı unutmayarak “Hikmet Baba”sına daha da kenetlendi. 

Bu olay, siyasetin yerel yönetimlere gölge düşürdüğü bir tabloyu ortaya koyuyor. Oysa siyaset, halka hizmet etmek için var olmalı; kutuplaştırmak ya da ayrıştırmak için değil. Bürokrasi ve siyaset mekanizması, halkın değer verdiği liderleri dışlamayı değil, onların çabalarına destek olmayı hedeflemeli.

Sonuç olarak, bu durum siyasilerin ve bürokratların vicdanına bırakılmıştır. Halk ise hikmetli duruşuyla sevdiği başkanını yalnız bırakmamış, adaletin halkın vicdanında yer bulmasını sağlamıştır. Şehitlerin aziz hatırasını yücelten bir projeye sırt dönmek, yalnızca şehitlerimizin değil, halkın da güvenini zedelemek anlamına gelir. Umarız ki bu yaşananlar, siyasete hizmet etmek için değil, halkın huzuru ve mutluluğu için çalışmanın önemini bir kez daha hatırlatır.

Çat örneği, Türkiye’de yerel yönetimlerin siyasallaşmasının ve devletin tarafsızlığına duyulan ihtiyacın çarpıcı bir örneğini sunmaktadır. Bu nedenle:

Bürokrasinin Tarafsızlığı Sağlanmalı: Devlet temsilcilerinin, görevlerini herhangi bir siyasi partinin çıkarlarına hizmet etmeden yerine getirmesi sağlanmalıdır.

Hizmetin Sürdürülebilirliği Desteklenmeli: Yerel yönetimlerde hayata geçirilen projeler, kim tarafından başlatıldığına bakılmaksızın devam ettirilmelidir.

 Halkın Taleplerine Saygı Gösterilmeli: Çat halkının Kılıç’a duyduğu güven ve destek, hizmet odaklı bir yönetim anlayışına olan özlemin göstergesidir. Bu talepler, siyasi ayrımcılık gözetilmeksizin karşılanmalıdır.

Arif Hikmet Kılıç’ın mücadelesi, sadece bir ilçenin değil, yerel yönetim anlayışının nasıl olması gerektiğine dair önemli bir ders niteliğindedir. Çat halkının geleceği, bu hizmet odaklı yaklaşımın sürdürülebilirliği ve bürokratik engellerin aşılmasıyla şekillenecektir. Velhasıl bu haksız durumu Erzurum ve tüm kamuoyu vicdanına bırakıyor, Çat belediye başkanı ARİF HİKMET KILIÇ başkana sabırlar diliyorum.

gelelim sayın Kılıç'ın sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşıma: Başkan Kılıç, açılışın ardından sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadelere yer verdi

“İslam Eserleri Müzesi olarak ilçemize önceki hizmet dönemimizde kazandırdığımız binanın heder edilmesine izin vermedik. Bizden sonra Kültür ve Turizm Bakanlığı’na tahsis edilen binamızı geri alarak Kongre ve Kültür Merkezine dönüştürdük ve bugün de açılışını büyük bir coşkuyla yaptık. Halk ozanlarımız İhsan Yavuzer, Rahim Sağlam  ve Suat Kurt’un sazlarıyla-sesleriyle renk kattıkları açılış, Çatlı hemşehrilerimizin hafta sonuna renk kattı. Çat ilçemiz müzemizi de gördü, kongre ve kültür merkezimizi de gördü. Önümüzdeki 4 yıl boyunca da, sadece ve sadece yatırım görecek, hizmet görecek. Çünkü Çat bizim göz ağrımız, Çat bizim baş tacımız ve Çat bizim her şeyimiz… Bu özel ve güzel günde bizleri yalnız bırakmayarak açılışımıza katılan eski belediye başkanlarımıza, meclis üyelerimize, muhtarlarımıza, siyasi parti temsilcilerimize, STK yöneticilerimize, esnafımıza, gönül dostlarımıza ve tüm hemşehrilerimize teşekkür ediyoruz”

                                         LEYLA YILDIZ ATAHAN