CHP tarafından her Cumartesi günü düzenlenen "Millet İradesine Sahip Çıkıyor" mitingi bu hafta, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı sebebiyle bugün yaptı.
CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınarak tutuklanmasının ardından CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in çağrısıyla, her hafta bir şehirde düzenlenmesi planlanan “demokrasi mitingleri” kapsamında bugün İzmir’de “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” sloganıyla miting düzenledi.
"2 MİLYONU AŞTIK"
Mitingte Özel'in konuşmasının arasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmalarının yer aldığı video izletildi. Videonun izletilmesinin ardından Özel mitinge kaç kişinin geldiğini açıkladı. Özel şunları söyledi:
"19 Mayıs 2025, 19 Mart darbesinden 60 gün sonra Tayyip Erdoğan'a, 'Bir aya kalmaz ortaya belgeler dökülünce birbirlerinin, ailelerinin yüzüne bakamayacaklar' diyen Erdoğan’a Gündoğdu Meydanı’ndan sesleniyorum. Burada iki milyonun üzerinde İzmirlinin gözünün içine baka baka söylüyorum, Ekrem Başkan ve arkadaşlarımız suçsuzdur. Hiçbir iftiranı kanıtlayamadın, hepsi yalan, hepsi iftira. Kaybedeceğin için yarışmaktan korkuyorsun, iftira atıyorsun. Ey Erdoğan, 'ahtapot' diyorsun, 'suç örgütü' diyorsun, kul hakkına girmekten çekinmiyorsun. O zaman sana İzmir’den, bu meydandan meydan okuyoruz, gel bu yargılamayı TRT’den canlı yayınlayalım. Kim masum, kim iftiracı bu aziz millet görsün. TRT bu meydanı görmez. TRT bu meydandan vergiyi toplar, saraya hizmet eder. Ama buradan TRT’nin değerli çalışanını, kameramanını, muhabirini, yönetmenini, emekçisini selamlıyorum. Ama bu TRT’yi Erdoğan’a kul eden yöneticilere söylüyorum, gün gelecek devran dönecek bunu yapanlar bu millete hesap verecek."
ÖZGÜR ÖZEL KONUŞTU
CHP Genel Başkanı Özgür Özel İzmir Gündoğdu Meydanı'nda vatandaşlara sesleniyor. Özel konuşmasına Nazım Hikmet'in 'Davet' şiiri ile başladı.
İşte Özel'in konuşmasından öne çıkanlar:
"Dörtnala gelip Uzak Asya'dan Akdeniz'e bir kısrak başı gibi uzanan bu memleket, bizim.
Bilekler kan içinde, dişler kenetli, ayaklar çıplak
ve ipek bir halıya benzeyen toprak, bu cehennem, bu cennet bizim.
Kapansın el kapıları, bir daha açılmasın, yok edin insanın insana kulluğunu, bu dâvet bizim...
Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşcesine, bu hasret bizim..."
CHP lideri Özgür Özel, konuşmasının devamında şunları söyledi:
"Bugün 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı. 106 yıl önce bugün, Anadolu'nun en kara günlerinde Mustafa Kemal, bu milletin istiklal mücadelesini Samsun'dan başlattı. Biz de 19 Mart darbe girişimi sonrası demokrasi ve özgürlük mücadelemizi ilk Samsun'dan başlatmıştık. o gün de Türk milletinin özgürlüğü tehdit altındaydı, bugün de öyle. O gün de iktidarda olanlar şahsi menfaat peşindeydi, bugün de öyle. o günde küresel güçlerin himayesinde milleti perişan etmekte bir sakınca görmüyorlardı, bugün de öyle. Mustafa Kemal İngiliz esiri Saray ahalisine nasıl bayrak açtıysa biz bugün emperyalizme memur olmuş bir azınlık hükümetine karşı demokrasi bayrağını Gündoğdu'da açıyoruz.
"CHP, LOZAN İLE YEDİ DÜVELE BİR ÜLKENİN TAPU SENEDİNİ KABUL ETTİRENLERİN PARTİSİDİR"
Mustafa Kemal millete güvendi. Millet de ona yoldaş oldu ve o mücadele Lozan anlaşması ile taçlandı. İşte CHP Sevr'i yırtıp atanların, Lozan'ı yapanların, yedi düvele bir ülkenin tapu senedini kabul ettirenlerin partisidir. Lozan, bu milletin hiçbir güce boyun eğmeyeceğinin en temel belgesidir. Milli Mücadele de o azmi gösterenlerin arasında bu milletin Türkleri, Kürtleri, Alevlileri, Sünnileri yani bu ülkenin tüm renkleri vardı. Bu gün de bu meydanda Türkiye'nin tüm renkleriyle bir aradayız. Türkiye'nin tüm demokratlarıyla bir aradayız. Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz diyenler hep birlikteyiz.
İMAMOĞLU, DEMİRTAŞ VE ÖZDAĞ İÇİN ÖZGÜRLÜK, DEMOKRATLARIN GÖSTERECEĞİ BİR CESARETTİR"
Farklı düşünse de demokrasi de buluşanlar. Ekrem İmamoğlu'nun da, Selahattin Demirtaş'ın da Ümit Özdağ'ın da hakkını savunabilme, hepsine birden özgürlük talep edebilme cesareti, demokratların göstereceği bir cesarettir. İşte bu meydanlardan yükselen bu ses, bu hep birlikte yükselen bu ses, bu hep birlikte yükselen bu ses varsa otokratlar, diktatörler korkar. Çünkü bilirler ki demokratlar birdir. Hedefleri zulmü, esareti bitirmek, özgürlüğü getirmektir. Burada olanlara selam olsun."
"BİZ DE KORKMUYORUZ, SENİN ZULMÜNE TESLİM OLMUYORUZ"
Bu ülkeyi sandık olmadan yönetmek isteyenlere karşı demokrasiyi kurup, sandıkta yarışmak için bir aradayız. 19 Mayıs'ta başlayan mücadele, bir halk hareketidir. 19 Mart darbesine karşı direniş de bir halk hareketidir. Bilinsin ki bu topraklar celladına dua eden kulların değil, zalime diz çökmeyen özgür milletin topraklarıdır. Gündoğdu meydanını görmeyenler görsün. Ey Erdoğan Gündoğdu meydanını görüyor musun? Sen rakiplerini hapse atarak kazanabileceğini sandın. Sen gençleri zindana atarak korkutabileceğini sandın. Bu meydanda hiç korkan, korkak görüyor musun? Biz korkuyu bıraktık, çünkü bu cumhuriyeti kuranlar korkmadılar. Korkmayanlar kurdu Cumhuriyeti, korkmayanlar koruyor. Biz de korkmuyoruz, senin zulmüne teslim olmuyoruz.
"MÜCADELENİN MEŞALESİNİ BUGÜN DE GENÇLER TAŞIYOR"
Türkiye'de özgürlük mücadelesinin meşalesini hep gençler yaktı. İstanbul işgal olduğunda ilk eylemler İstanbul Üniversitesinin önünde oldu. Reformları savunanlar Genç Osmanlılardı. Meşrutiyeti ilan edenler Jön Türklerdi. Kurutuluş Savaşı'nı verenler, 38 yaşında Samsun'a çıkan Mustafa Kemal gibi boynunda idam fermanıyla yola koyulanlardı. Emperyalizme karşı duran gencecik denizler ve arkadaşlarıydı. O mücadele halen devam ediyor. Bugün CHP, vatan ve hürriyet mücadelesini devam ettiren gençlerin partisidir. CHP, hiç yaşlanmayan ve yaşlanmayacak olan tüm gençlerin, her yaştan gençlerin partisidir. Nasıl ki 106 yıl önce başlayan mücadelenin meşalesini gençler taşıdıysa, bugün de gençler taşıyor.
O gençler, Saraçhane'de meydanlara akıp, milyonlar olup o özgürlük, hürriyet meşalesini almasalardı, bugün İBB'de kayyım vardı. Atatürk'ün partisinin başında kayyım vardı. Korkmayan, sinmeyen, hapse atılsa da susmayan o gençlerin hepsinin alnından öpüyoruz.
"ANKETLERE GÖRE 2. PARTİ OLMUŞ VE 5. PARTİ İLE KOL KOLA GİRMİŞ"
İzmir CHP'nin değil Cumhuriyetin ta kendisinin kalesidir. Şehirleri birilerinin kalesi olarak görenlere, kale siyaseti, kavgadan medet umma siyaseti bitmiştir. Kaleler bitmiştir, kaleler milletindir. Cumhuriyetindir. Tüm kalelerimiz bu milletin istikbaline feda olsun. Artık arkasında bu milletin desteği olmayan bir iktidar var. Meşrutiyeti kalmamış, tükenmiş, yaşlanmış, yorgun bir iktidar var. Milletin gönlünden düşmüş, gözünden düşmüş... Anketlere göre 2. parti olmuş ve 5. parti ile kol kola girmiş, ayakta kalmaya çalışan bir ittifak var. 2-5 iktidarının, bu bir avuç insanın, bugün millete istikamet çizmeye çalışmasını izliyoruz. Milletin rızasını alamayanlar ülkeyi vesayetle yönetmek istiyorlar. Unutmayın, CHP var oldukça, bu meydanlar doldukça. Artık hiç kimse bu millete istikamet çizemeyecektir. Bunu herkes böyle bilsin.
"TÜRKİYE'NİN BÜTÜN GENÇLERİNİN ÖNÜNDE SAYGIYLA EĞİLİYORUM"
Gençler, bu memleketin elbette geleceğidir ama en çok da bugünüdür. Herkes oturduğu yerde beklerken meydanlara inen gençlerdi. Burası Türkiye'dir, burada gençler itaatkar değildir, cüretkar olurlar. Eğer, geçmişte cüret etmeselerdi, 15 Mayıs günü İzmir işgal olurken sen başla gerisini getiren çıkar deyip ilk kurşunu sıkmasalardı esaret altındaydık. 19 Mart darbesine karşı, 23 Mart günü büyük devrimi yapmak üzere 15,5 milyon insanın meydanlardan koşması, oy kullanmaya gitmesi, tarihin akışın değiştirmesi, 19 Mart gecesi her yaştan gençlerin ama en çok da üniversiteli gençlerin verdiği cesaretledir. Gençlik ve Spor bayramında Türkiye'nin bütün gençlerinin önünde saygıyla eğiliyorum.
VAATLERİNİ TEK TEK SAYDI
İktidar olduğumuzda bu gençlerle beraber yöneteceğiz. Gençlere, yasakların yasak olduğu bir ülke vaat ediyoruz. YÖK'ü kaldırıp üniversiteleri özgürleştireceğiz. Nitelikli eğitimi herkese ulaştıracağız. İktidarımızda liseyi bitiren her genç, çok iyi bir yabancı dil bilecek ve dünya ile rekabet edecek teknolojik donanıma sahip olacak. Kayırmacılığı bitireceğiz. Ant olsun ki kamuda mülakatı kaldıracağız. Yurt üniversitelerini artıracak, burs ve kredi tutarlarını yaşanılabilir seviyeye yükselteceğiz. Gençlerin ulaşım, iletişim ve sosyal aktivite özgülğünü, bunlara kolay erişmelerini mutlaka sağlayacağız. Hepsine Avrupa standartlarında teknolojilerden yaralanma ama gelir durumuna göre ücretlendirme vaat ediyoruz. Vize sorununu kökten çözeceğiz. AB'ye tam üye olmuş Türkiye'yi kuracağız. Bu ülkeyi gençlerin ülkesi yapacağız. Yasaksız ve vizesiz Türkiye'yi iktidarımızın ilk yıllarında hayata geçireceğiz.
ERDOĞAN HAKKINDA HAZIRLANAN VİDEOYU İZLETTİRDİ
CHP lideri Özel, tarihi mitingde toplana yüz binlere, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın geçmişteki Ergenekon sözleri, 2019 yılında iptal edilen İBB seçimleri ve 19 Mart operasyonlarına ilişkin yalan çıkan iddiaların yer aldığı videoyu izletti.
Özel, "Bu Erdoğan grup toplantılarında, zaman zaman bazı mitinglerde kurmaca videolarla milleti kandırmaya çalışıyor ya, biz onun gibi yapmayalım. Biz size, millete İzmir'den onu ve yalanlarını izletelim. Bir görün bakalım geçmişte ne demiş, ne olmuş? Bir izleyin bakalım bu Erdoğan'a inanılacak bir taraf var mıymış, yok muymuş?" ifadeleriyle videoyu başlattı.
2008: Balyoz’un savcısıyım.
2014: Aldatıldık, aldattılar.
31 Mart 2019 İstanbul seçimleri: Bunlar seçimleri çaldılar.
19 Mart 2025: 560 milyar TL yalanı, para dolusu valiz yalanı.
2 MİLYON İZMİRLİNİN GÖZÜNÜN İÇİNE BAKA BAKA SÖYLÜYORUM...
19 Mart, Erdoğan'ın seçimi çoktan kaybettiğinin kendince itirafıdır. Sayın Erdoğan karşısına mertçe çıkan, daha önce onun adaylarını 4 kez yenen, 'Ben bu ülkeyi senden daha iyi yönetirim, biz bu ülkeyi sizden daha iyi yönetiriz' diyen rakibiyle baş edemeyince onu hapse atmıştır. Demokrasiyi istediği yerde inilecek istediği yerde binilecek bir tramvay olarak görenler yenilgiyi ilk kez tattıklarında o tramvaydan apar topar inmeyi tercih etmişlerdir. İki tür darbe var. Ya askeri darbe ya sivil darbe. İkisinin de bir darbe planı elbette başında bir cuntası ve elbette bir karargahı var. Türkiye'de yaşanan 19 Mart darbesinin karargahı Saray'dır, Beştepe'dir. Silahı yargıdır. Ve bu silahın mühimmatı yalandır, iftiradır. Darbeciler bu kez kamuflajla değil cübbeyle gelmiştir. Çünkü Erdoğan, İmamoğlu ile sandıkta yarışmaktan korkmuştur. Ekrem Başkanımız aday olacağını açıkladıktan sonra önce 18 Mart'ta 31 yıllık diplomasını iptal ettiler. Yetmedi yüzlerce polisle evini bastılar. Ama 60 gün geçti, hala hiçbir iddialarını ispat edemediler. 19 Mart darbesinden 60 gün sonra 1 aya kalmaz ortalığa belgeler dökülünce birbirlerinin yüzüne bakamayacaklar diyen Erdoğan'a sesleniyorum. Burada 2 milyonun üzerinde İzmirlinin gözünün içine baka baka söylüyorum, Ekrem Başkan suçsuzdur. Kaybedeceğin için yarışmaktan korkuyorsun. Ey Erdoğan ahtapot diyorsun suç örgütü diyorsun, kul hakkına girmekten çekinmiyorsun.
ERDOĞAN'A TRT ÇAĞRISI
O zaman sana meydan okuyorum gel bu yargılamayı TRT'den canlı yayınlayalım. Kim masum bu aziz millet görsün. TRT bu meydanı görmez, TRT bu meydandan vergiyi toplar, bu meydanı görmez. Burada TRT'nin emekçilerini selamlıyorum ama TRT'yi Erdoğan'a kul eden yöneticilere söylüyorum; Gün gelecek devran dönecek, bunu yapanlar millete hesap verecek. Erdoğan bir savcıya çok güveniyordu ama boşa düştü. Oysa biz birbirimize güveniyoruz. Bak Erdoğan burada milyonlar kefalet koyuyor, oysa senin güvenebileceğin 2 kişi olmadığını, herkesin senden sonrasını konuştuğunu, AKP'de hesapların başka türlü yapıldığını biliyoruz. Buradan sana sesleniyorum darbeden dön, çok güveniyorsan yargılamaları TRT'den yap artık köşene çekil. Artık kumpasçılar gidiyor, vatanın namuslu evlatları iktidara yürüyor. İktidar Silivri'yi toplama kampına dönüştürmüştür. O hapishaneleri rakiplerin atıldığı kuyular olarak görenler bilsin ki biz o kuyulardan Yusuf'lar gibi çıkacağız. O kuyuları demir duvarı nasıl erittiysek öyle çıkacağız. Gazi Mustafa Kemal Atatürk vatanı nasıl savunduysa öyle çıkacağız.
"GERÇEK BEKA SORUNUNU GÖRMEK DURUMUNDAYIZ"
Herkes kendine göre bir 'beka' tarifi yapıyor. 'O beka sorunu, bu beka sorunu' diyor. Buradan açıkça ifade etmek isterim ki; dünyanın gelişmiş ülkelerinin Türkiye üzerinden hesap yapması, hayal kurması beka sorunu değildir. Onu bir kez denediler, burada denize döküldüler. Sonları değişmez. Ancak dünyanın gelişmiş ülkelerinin gelip burada hayal kurması beka sorunu değildir ama Türkiye'nin gençlerinin dünyanın gelişmiş ülkelerinde hayal kurmaları beka sorunudur. İşte biz bununla mücadele etmek, gerçek beka sorununu görmek ve gençlerimize yeniden bu güzel memlekette hayal kurdurmak durumundayız.
19 Mart darbesiyle bu milletin ekonomisine neler yaptılar. Dün akşam yeni doğan, ölüm döşeğindeki hastanın cebinden 27'şer bini çaldılar. O parayla bütün emeklilerimize en düşük emekli maaşını 30 bin yapabilirdik. Ekrem Başkan korkusuna yaktıkları rezervle 1 milyon öğretmeni atardık. Sosyal yardıma ihtiyacı olan 5 milyon haneye ayda 40 bin lira destek verebilirdik.
"YEREL BİR DİKTATÖRSÜN"
Erdoğan'dan bir dünya lideri, küresel lider çıkarmak mümkün değildir. Zaten yerelde demokrat değilsen küresel bir lider olamazsın ve buradan gözünün içine baka baka söylüyorum. Sen küresel bir lider değil, yerel bir diktatörsün; otokratsın. Tek adamsın. Yerel diktatörler, bu milletten korksun. Rakibini hapse atan korkaklar bu milletten korksun ve emin olun ki yenileceksiniz. Tarihte nice kaleler, bir çocuğun attığı çakıl taşıyla yıkılmıştır. Nice iktidarlar bir annenin bedduasıyla sarsılmış, yıkılmıştır. 23 Mart ruhuna yenileceksiniz.
TERÖRSÜZ VE DEMOKRATİK BİR TÜRKİYE KOMİSYONU KURULMALIDIR
Biz 86 milyonun barışını kardeşliğini savunan bir partiyiz. Birileri son dönemde ‘terörsüz Türkiye'ye ne diyorsunuz?’ diyorlar. CHP her zaman teröre karşı olmuştur. Ama aynı zamanda eşit yurttaşlığı savunmuştur. Bunun için de eksik yolan yasaların çıkarılmasını savunmuştur. 22 Ekim 2024'te bu mesele için Meclis'te grup kurulmasını önermiştik. O gün demokrasi demeyeceksin Kürt sorunu demeyeceksin diyorlardı. Biz terörün bitmesini savunurken, illa ki Meclis dedik, şeffaflık dedik. Şehit ailelerinin gözünün içine bakamayacağız bir formülün içinde olmayız dedik. Bize saldıranlar nihayet dün komisyon teklifi açıklıyorlar. Bir siyasi lider koskoca Meclis'e istikamet dayatmayacak. Ancak şeffaf bir zemine oturmaları olumludur. Elbette terörsüz Türkiye. Türkiye'de Türk'ün de Kürt'ün de Pomak'ın da yüzünü güldürür. Bunu için tam bir demokrasi için mücadele etmeliyiz.
Bunun için terörsüz ve demokratik bir Türkiye komisyonu kurulmalıdır. Artık antidemokratik uygulamalardan dönülmelidir. Artık Ekrem Başkan ve arkadaşlarımız tutuksuz yargılanmalı. Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ ve Ümit Özdağ serbest bırakılmalı. Can Atalay, Tayfun Kahraman ve Buğra Gökce serbest bırakılmalıdır. Kayyum atamalarına son verin, yargılamaları tutuksuz yapın, demokratik zemine dönün. Gelir adaleti, mahkeme adaleti ancak böyle sağlanır."
İMAMOĞLU'NUN MESAJI OKUNDU
23 Mart tarihinde tutuklanan İBB Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, Silivri zindanından İzmir Gündoğdu meydanında toplanan yüz binlere mesaj gönderdi.
İmamoğlu'nun mesajını CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu okudu. İmamoğlu, mesajında şu ifadeleri kullandı:
“Güzel İzmir’in güzel insanları, Gündoğdu Meydanı’nı Ege’nin tüm renkleriyle dolduran kıymetli yurttaşlarım, geleceğimizin umudu sevgili gençler; 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramımız kutlu olsun.
Tam 106 yıl önce, 1919’un o karanlık günlerinde, bir milletin makûs talihini değiştiren bir adım atıldı. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Samsun’a çıkarak, bir ulusun kurtuluş ve haysiyet yürüyüşünü başlattı. O gün Samsun’da başlayan yürüyüş, Amasya’da kararlılıkla şekillendi, Sivas ve Erzurum’da halkın desteğiyle taçlandı, Ankara’da Meclis’le milletin iradesi oldu, kurtuluşun ve kuruluşun şehri İzmir’de ise milletin zaferi olarak tarihe geçti. Bugün burada, onun başlattığı kurtuluş mücadelesinin izinden giden bizler, yeni bir uyanışın, yeni bir direnişin, yeni bir kurtuluşun adımını İzmir’den atıyoruz. O gün, emperyalizme karşı ayağa kalkan bir millet vardı. Bugün de adaletsizliğe, eşitsizliğe, ayrımcılığa, halkı yoksulluğa mahkûm eden düzene karşı ayağa kalkan bir millet var.
“UMUTSUZLUĞA DÜŞTÜĞÜNÜZ ANLARDA; YORGUN, KIRGIN VE YOKSUL HALDE VATAN SAVUNMASINA KENDİNİ ADAYAN TÜRK MİLLETİNİ HATIRLAYIN”
O gün Samsun’dan yola çıkan umut, 19 Mart’tan bu yana, her gün başka bir meydandan başka bir şehirden yükseliyor. Milletin sesi, bugün de İzmir’den yükseliyor. İzmir; bu ülkenin ilk kurşunu sıktığı, son kalenin hep ayakta kaldığı yerdir. Bugün bu şehirden yükselen ses, sadece bir bölgenin değil, bütün Türkiye’nin kaderini değiştirecek güce sahiptir. Türkiye’nin kaderini değiştirmek gözünüze zor mu görünüyor? Türkiye’nin istikbalini yeniden inşa etmek imkansız mı görünüyor? Umutsuzluğa düştüğünüz anlarda; yorgun, kırgın ve yoksul halde vatan savunmasına kendini adayan Türk milletini hatırlayın. Ahval ve şeraitin en karanlık zamanlarında, bu topraklarda yeni güneşler doğacağına inanıp, canını dişine takan milli mücadele kahramanlarını hatırlayın. Bu ülkenin kaderi ya değişecek ya da değişecek. Artık yeter! Bu millet, imkanlara, kaynaklara sadece bir avuç kişinin ulaştığı, diğer herkesin ekonomik, hukuki ve toplumsal eşitsizliklere maruz kaldığı bir düzende yaşamak zorunda değildir. Bu topraklar, ayrımcılığa, kayırmacılığa mahkûm değildir. O nedenle, her meydanda ‘Kurtuluş yok tek başına’ diye haykırıyoruz. Kurtuluş yok tek başına, yok.
“KURTULUŞ YOK TEK BAŞINA, HEP BİRLİKTE GÖREV BAŞINA”
Herkesin özgür, adil ve müreffeh bir hayat süreceği günlere hep birlikte mücadele ederek kavuşacağız. Güçlü, demokratik devlet anlayışıyla ekonomimizi ayağa kaldıracağız. İzmir’i ve Ege’yi yeniden üretimin, tasarımın, ihracatın, tarımın ve teknolojinin merkezi yapacağız. Herkese iş, her haneye huzur, her çocuğa gelecek sunacağız. Bu sadece bir seçim mücadelesi değil, bu yeni bir kurtuluş mücadelesidir. Biz, milletin iktidarını kurmaya geliyoruz. Biz, milletiyle barışık, halkına hesap veren bir yönetimi inşa etmeye geliyoruz. Biz, yeniden eşitlik, yeniden adalet, yeniden kardeşlik için geliyoruz. Gençliğin vicdanıyla, gençliğin enerjisiyle, gençliğin cesaretiyle geliyoruz. Gençler, düşledikleri hayatı burada, kendi vatanlarında, kendi elleriyle kursunlar diye geliyoruz. Biz kazanacağız. 86 milyon vicdanlı yurtsever kazanacak. Hak yemekten korkan, ama asla hakkını yedirmeyenler kazanacak. Adalet, haysiyet ve cesaret kazanacak. Haydi İzmir; kurtuluş yok tek başına, hep birlikte görev başına… Ekrem İmamoğlu. Silivri Cezaevi.”
İMAMOĞLU: ÇOK GÜZELSİN İZMİR
Silivri'deki Marmara Cezaevi'nde tutuklu bulunan CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, CHP'nin İzmir'de düzenlediği mitinge katılan yurttaşlara teşekkür etti.
Ekrem İmamoğlu Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi resmi hesabından yapılan paylaşımda, "Bu ülkenin kaderi ya değişecek ya değişecek. Teşekkürler İzmir." ifadeleri kullanıldı.
Miting sırasında yapılan paylaşımda da "Çok güzelsin İzmir" ifadesi yer aldı.
İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI KONUŞTU
CHP İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, mitingde açıklamalarda bulundu.
Tugay, konuşmasında şunları söyledi:
"Güzel yurdumun iyi kalpli, vicdanlı, aydın insanları. Hoş geldiniz. Bugün 19 Mayıs! 106 yıldır bizim için çok özel ve değerli bir gün. Atamızın işgal ve zulüm altındaki ülkemizi kurtarmak için ilk adımı attığı gün. onurlu halkımızın esarete hayır dediği ya istiklal ya ölüm diyerek ayağa kalktığı gün. Ve burası İzmir, kurtuluşun ve zaferin şehri. Milli mücadelenin en ağır işgalini yaşamış. İşgalin ilk iki gününde 5 bin insanın katledildiği, ancak kurtuluşa kadar mücadelesinden vazgeçmemiş insanların şehrindeyiz. İzmir direnişin şehridir.
İzmir, esareti yaşadığı için özgürlüğün değerini bilir. İzmir özgürlüğün şehridir. İzmir haksızlıklara boyun eğmez ve baskıya teslim olmaz. Ne mutlu İzmir'in değerini, bilenlere ve değerlerine sahip çıkanlara. Bugün 19 Mayıs, bugün dünün, bugünün ve yarının gençlerinin bayramı. Bayramımız kutlu olsun. Türkiye Cumhuriyeti ilelebet daim olsun. Atatürk'ümüz Nutuk'ta ulusumuzun vicdanında gelişme yeteneği olduğunu anladığını ve bu gerçeği ulusal bir sır gibi içinde sakladığını söylemiştir. Yani, Atatürk ulusumuza inanmıştır. Milletin istiklali, yine milletin azmi ve kararlığı kurtaracak demişti."
ÖZEL, SEDA KAYA ÖSEN'E ROZET TAKTI
DEVA Partisi'nden istifa eden İzmir Milletvekili Seda Kaya Ösen’in CHP’ye katılımı İzmir Mitingi’nde duyuruldu. CHP lideri Özgür Özel miting alanında Ösen'e rozet taktı.
2023 Genel Seçimlerinde DEVA Partisi kontenjanından CHP listelerinden milletvekili seçilen Ösen, 22 Nisan’da DEVA’dan istifa etmişti. Yüzbinlerce kişinin katıldığı mitingde "Sizlere sürprizimiz 13. Milletvekilimiz Seda Kaya Ösen" diye anons edildi.
VATANDAŞLAR "HER ŞEY ÇOK GÜZEL OLACAK" DİYEREK BAĞIRDI
İzmir Gündoğdu Meydanı'nda bir araya gelen binlerce yurttaş, Ekrem İmamoğlu'nun "Yolumuz uzun, heyecanımız yüksek, gençliğimiz var. Biz, adalete susamış, demokrasiye inancı tam, Türk gençliğiyiz ve de asla vazgeçmeyeceğiz" sözleri eşliğinde slogan attı: "Her şey çok güzel olacak"
SAATLER KALA MEYDAN DOLDU
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, CHP Sözcüsü Deniz Yücel, CHP Gençlik Kolları Başkanı Cem Aydın, CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, Silivri'de tutuklu bulunan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun eşi Dilek İmamoğlu ve CHP'li heyet, Saatler kala yüzbinlerin meydanı doldurduğu mitinge Bandırma Vapuru ile geçti. Özel "Atatürk 1881" isimli vapurla Gündoğdu Meydanı'na geldi.
Kürsüye ilk olarak atanamayan öğretmen Gamze Karateke çıktı. Karateke atama sorununa dikkat çekti. Karateke, "Burada birçok öğretmenimiz mağdur edilmiştir. Bu iktidar ülkeyi yönetmeye başladığında atanmayan öğretmen sayısı 68 bindi. Hiçbir planlama yapılmadan Eğitim Fakültelerinin sayısı artırıldı. Fakülte dışı formasyon eğitimi verildi ve bu sayı bugün 1 milyona yaklaştı. İktidarın bu politikası her gün binlerce gencin yaşamını etkileyen onları mağdur eden büyük bir soruna dönüştü" ifadelerini kullandı.
Ardından mülakatlarda elenen bir genç kürsüye çıktı. Yaptığı konuşmada, "Yabancı ülkeleri bizlere çıkış yolu kıldınız ama biz gitmeyeceğiz! İşsizliğe mahkum ettiğiniz gençler ve gençlerin yanında duranları attığınız zindanlar sizin sonunuz olacak" şeklinde konuştu.
ÖZGÜR ÖZEL İZMİR'DE
Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı vesilesiyle Anıtkabir'de Mustafa Kemal Atatürk'ü ziyaret eden CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Ankara'dan İzmir Adnan Menderes Havalimanı'na geldi.
ZÜBEYDE HANIM’IN ANIT MEZARINI ZİYARET ETTİ
“Millet İradesine Sahip Çıkıyor” mitingi için İzmir'e giden CHP Lideri Özgür Özel, miting öncesinde Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım’ın anıt mezarını ziyaret etti, ardından da Bostanlı İskelesinden "Atatürk 1881" isimli vapurla mitingin yapılacağın Gündoğdu Meydanı'na hareket etti.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından başlatılan “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” mitingleri kapsamında İzmir’e gitti.
CHP Lideri Özel, eşi Didem Özel'le birlikte miting öncesi Mustafa Kemal Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım’ın Karşıyaka’daki anıt mezarını ziyaret etti. Özel, Zübeyde Hanım’ın kabrine karanfil bıraktı, dua etti.
CHP Lideri Özgür Özel, Zübeyde Hanım’ın anıt mezarının ziyaretinin ardından Bostanlı İskelesinden "Atatürk 1881" isimli vapurla mitingin yapılacağın Gündoğdu Meydanı'na hareket etti.
"TÜRKİYE'DE ULUSAL BİLİNCE SAHİP HERKESİ BUGÜN BURAYA DAVET EDİYORUZ"
Gündoğdu Meydanı'nda düzenlenecek miting öncesi açıklamalarda bulunan CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in saat 19.19'da sahneye çıkacak olmasına ilişkin olarak, "19 Mayıs 1919,saat 19.19... Çok kıymetli. Türkiye'de ulusal bilince sahip herkes, bu ülkede demokrasinin değerini, cumhuriyetin değerini bilen herkesi bugün buraya davet ediyoruz. Bugün herkes burada olacak. İzmir dosta da düşmana da gösterecek ki, cumhuriyeti kuran, bu ülkeyi kurtaran irade, dağlarında çiçekler açan irade. Tüm Türkiye'de çiçeklerin açtığı bir ülke yaratmak için buradan 19.19'da herkese bir kez daha işaret vermiş olacak" diye konuştu.
İMAMOĞLU'NDAN ÇAĞRI
Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, gençleri 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kapsamında İstanbul Dolmabahçe'den Beşiktaş'a yapılacak "Mustafa Kemal Yürüyüşü'ne, Beşiktaş Meydanı'ndaki kutlamalara ve İzmir Gündoğdu Meydanı'ndaki büyük buluşmaya davet etti.
Ekrem İmamoğlu çağrısında şu ifadeleri kullandı:
"Gençler, gün hürriyet ve adalet için mücadele günüdür.
Sizi, bugün 18.00'de ellerinizde Türk Bayraklarıyla, İstanbul'da, Dolmabahçe'den Beşiktaş’a 19 Mayıs Mustafa Kemal Yürüyüşü'ne ve Beşiktaş Meydan'daki kutlamaya, İzmir'de, 18.00'de Gündoğdu Meydanı'ndaki büyük buluşmaya davet ediyorum.
Ekrem İmamoğlu"
İSTANBUL'DA NELER OLDU
İmamoğlu’nun çağrısıyla Dolmabahçe’de buluşan yurttaşlar, 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı kapsamında Beşiktaş Meydanı’na doğru yürüyüşe geçti.
Yürüyüşe İBB Başkan Vekili Nuri Aslan, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik de katıldı.
Gençler Dolmabahçe Sarayı'ndan Beşiktaş Meydanı'na "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" yazdığı pankartın arkasında yürüyüşüne başladı.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği "Mustafa Kemal Yürüyüşü", Dolmabahçe Sarayı önünden başlayacak, Beşiktaş Meydanı’nda sona erecek.
İMAMOĞLU’NUN MESAJINI İSTANBULLULARLA PAYLAŞTI
İBB Başkanvekili Aslan, İBB Kent Orkestrası ve Redd grubunun verdiği konserle bayram coşkusunu yaşayan yurttaşlara bir konuşma yaptı.
Türkiye Cumhuriyeti’nin bugünlere kolay gelmediğinin altını çizen Aslan, Mustafa Kemal Atatürk liderliğinde verilen milli mücadelenin kısa bir özetini aktardı. “O yürüyüşten bir Cumhuriyet doğdu” diyen Aslan, özetle şunları söyledi:
“Ülkemizin aydınlık yarınları, pırıl pırıl gençleri, işte 19 Mayıs’ta başlayan o yürüyüşten doğdu. Ebedi Başkomutanımız, bu kutlu günü, ‘Cumhuriyet’i biz kurduk, ama onu yükseltecek olan ve yaşatacak olan sizlersiniz’ diyerek, gençlere emanet etti. Bugün, o gençlik karşımda. Hepinizin gözlerindeki parıltıyı görüyorum. Hepinizin Cumhuriyet’e nasıl sahip çıktığını görüyorum. Hepiniz Cumhuriyet’in kıvılcımlarısınız, alevlere dönme heyecanınızı görüyorum. Bilmenizi isterim ki, şu an Silivri zindanında tutsak edilen Ekrem İmamoğlu da bu heyecanı görüyor. Aydınlık günler için verdiğiniz mücadeleyi adı gibi biliyor. Ve sizleri çok seviyor. Aslında o da sizler için mücadele ediyor. Ülkemiz, gençlerimiz adil, eşit, güzel günlere kavuşsun istediği için, bunun için çok çalıştığı için bugün özgürlüğünden mahrum ediliyor.
Korkusuzca, meydanlarda, bulunduğunuz her yerde, hakkınıza hukukunuza sahip çıkışınıza bin teşekkür ediyor. Ekrem Başkan Silivri’den sesleniyor sizlere. Diyor ki: ‘Genç kızlarımızın, oğullarımızın, çocuklarımızın yüzündeki gülümsemeyi geri alacağız. En çok korktukları şeyi yapacağız; ayrısı gayrısı olmayan bir ülke olacağız. Bayram yerine çevireceğiz tüm yurdu. Gençlerin coşkusu her yeri saracak. Neşemizi, mutluluğumuzu geri alacağız. Bu inançla, bir kez daha ve coşkuyla 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'mız kutlu olsun.’”