Tarih: 18.10.2024 14:36

TARİHİ CUMHURİYETTEN ESKİ

Facebook Twitter Linked-in

Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Yusuf Tekin, Atatürk Üniversitesi 2024-2025 Akademik Yılı Açılış Töreni'nde yaptığı konuşmada, “Niye biz Atatürk Üniversitesinin kuruluşunu Çifte Minareli Medresenin tarihiyle başlatmıyoruz? Yani üniversite dediğimizde Cumhuriyetle beraber başlatıyoruz. Bu benim bir rahatsızlığım” dedi.

Erzurum’da bir dizi programa katılan Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Yusuf Tekin, Atatürk Üniversitesi'nin '2024-2025 Akademik Yılı Açılış Töreni’nde gündeme dair açıklamalarda bulundu.

Açılış törenine Bakan Tekin'in yanı sıra Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi, Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu, AK Parti İl Başkanı İbrahim Küçükoğlu, MHP İl Başkanı Adem Yurdagül, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Avrupa’da birçok üniversite,  kuruluş tarihini Orta Çağdan başlatıyor

Törende konuşan Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Yusuf Tekin, Avrupa’da birçok üniversitenin kuruluş tarihinin Orta Çağ döneminden başlatıldığını kaydederek, “Bir rahatsızlığımı da söyleyeyim. Şimdi burada biraz önce Atatürk Üniversitesi’nin eğitim-öğretim hayatına başladığı andan itibaren bir tarihçe izledik. Avrupa’da birçok üniversitenin eğitim öğretime başladığı bilimsel faaliyete başladığı tarih olarak orta çağ dönemindeki üretimler, entelektüel üretimler başlangıç olarak alınıyor. 600 yıllık üniversite diyorsunuz, 600 yıl önce nasıl başlamış bilimsel faaliyetleri diye, kilise etrafında odaklanan bir düşünce ekolü, bir akım olarak başlamış. O üniversitenin geçmişine baktığınızda tam da kilise etrafındaki üretim, birçok siyaset bilimi düşünürünü anlatırken isminin başında ‘aziz’ diye çevirdiğimiz ‘saint’ ifadesi var. Onu bilim adamı olarak düşünüyoruz. Yani siyaset bilimi, temel hak ve hürriyetler, demokrasi konusunda fikirleri var. Ama en nihayetinde kilise etrafında odaklanan bir eğitim yapısından çıkmış bir düşünür. Onu bir ekol, başlangıç olarak alıyoruz. İtirazım yok” dedi.

Neden Atatürk Üniversitesinin tarihini Çifte Minareli Medresenin tarihiyle başlatmıyoruz?

Erzurum’un üniversite tarihinin Cumhuriyetten de önce olduğunu belirten Bakan Tekin, “Anadolu’nun her tarafında içerisinde astronomiden tıpa, ekonomiden tarihe, toplumsal yapıya, bir sürü bilimsel çalışmanın yapıldığı farklı isimlerle zaman zaman anılsa da genel anlamda medrese diye bildiğimiz yapılar var. Erzurum’da da var. Niye biz Atatürk Üniversitesinin tarihini Çifte Minareli Medresenin tarihiyle başlatmıyoruz? Ben bundan çok rahatsızım. Önümüzdeki hafta İstanbul’da bir programa katılacağım. Fener Rum Lisesi’nin açılışı, eğitim öğretimin başlayışının 570’inci yılı. Ben üzülüyorum yani. Bu topraklarda hiçbirisi böyle bir tabir kullanmıyor. Yani üniversite dediğimizde cumhuriyetle beraber başlatıyoruz. Bu benim bir rahatsızlığım. Hocamıza da söyleyeyim dedim. Üniversitemizin başlangıcını hukuki olarak farklı bir şey, kavramsal olarak isim olarak farklı ama bu topraklarda, bu toprakların geleceğine hükmeden geleceğiyle ilgili karar alan kişilere yardımcı olan, yükseköğrenim düzeyindeki eğitim öğretim takviminin geçmişi kuşkusuz daha eskidir. En azından bu sunumu başlatırken böyle başlarsak üniversitemize değer katarız” diye konuştu.

Muhalefetin eleştirilerine yanıt

Konuşmasında Türkiye Yüzyılı Maarif Modeline ilişkin eleştirilere de yanıt veren Bakan Tekin şunları söyledi;  “Belli ideolojik gruplar tarafından ciddi bilimsel içerik olmayan eleştirilerle karşı karşıyayız. Önce şu eleştiriyi yapıyorlar. Türkiye'ye özgü bir model olur mu? Ben de cevap olarak diyorum ki, 1 milyon 200 bin öğretmenimiz var, üniversitelerimizde çalışan yüzbinlerce akademisyenimiz var. Bize Türkiye'ye özgü bir model olur mu diyen muhalefet, bana Finlandiya modeli, Singapur ya da Güney Kore modeli diyor. Ben şu soruyu soruyorum. Türkiye'de öğretmen ve akademisyenler bahse konu ülkelerin kendilerine özgü ürettikleri modeli üretemeyecek kadar yeteneksiz midir? Anadolu halkı, irfanı kendine has bir model üretebilir. Muhalefet de diyor ki bu toplum bunu üretebilecek kapasiteye sahip değildir. Aramızdaki ana fark ideolojik bir referanstan besleniyor. Ben buradan bu eleştiriyi yönetenlere karşı çıkıyorum. Herhangi bir ülkenin sorgusuz sualsiz transfer etme yöntemini de iyi niyetli bulmuyorum. Başka ülkelere hayranlık ülkenin egemenlik meselesi açısından da tartışılması gereken noktadır.”

Müfredat değişikliği

Müfredattaki değişikliklerin önemine de değinen Tekin, gerçekleştirdikleri güncellemelerden örnek vererek, “Müfredatımızda bazı şeyleri değiştirdik. Emperyal kurguyla müfredatımıza girmiş. Pedagojik ve bilimsel açıdan doğruluğu tartışmalı bazı kavramları değiştirdik. Mesela tehcir ifadesi geçiyor tarih kitaplarımızda. Tehcir, zorla göç ettirme demek. Yaşanan olayları tehcir olarak ifade ettiğinizde zihinsel olarak bocuğu otomatikman burada sanki hukuksuz bir süreç yürütülmüştür olarak algılayacak. Bunu diyeceğimize o süreçte yasal düzenlemedeki ifadeyi kullansak. Kanunun adı sevk ve iskan kanunu. O aktar fark var ki arasında. Bunu kullanmamızdan enden rahatsız oluyorlar? Asıl adı Türkistan olan yere Orta Asya deniyordu. Biz Türkistan demeyi tercih ettik. Bu suç mu arkadaşlar? Yanlış bir şey mi yapıyoruz? Aynı şey Lozan’la kazandığımız egemenlik haklarımızı savunsun öğrensin diye çocuklarımız, müfredata mavi vatan ve gök vatan ifadelerini koyduk. Bundan neden rahatsız oluyorlar? Yunanistan televizyonlarında tartışıyorlar, rahatsız oluyorlar. Onu anlıyorum. Ama bizim ilkemizde tartışılmasını doğru bulmuyorum” ifadelerini kullandı.

Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu da akademik yılın açılışını yaparak gençlere seslendi. Rektör Hacımüftüoğlu şehre yeni gelen öğrencilere hoş geldiniz diyerek, konuşmasını gerçekleştirdi.

Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Atatürk Üniversitesinin, köklü geçmişi ve akademik başarısıyla sadece Erzurum’un değil, Türkiye’nin en saygın eğitim kurumlarından birisi olduğunu kaydetti. Erzurum Valisi Mustafa Çifti ise yeni akademik yılı tebrik etti.

Açılış dersinin ardından Rektör Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu, Bakan Tekin'e tablo hediye takdim etti ve toplu fotoğraf çekimi yapıldı. Törenin ardından Bakan Tekin ve beraberindekiler Atatürk Üniversitesi'nin 700 metrekarelik alanda kurulu sergi ve matbaa periyodunun oluştuğu 'Hurufat Baskı Müzesi'nin açılışını yaptı. Tekin, daha sonra Dönüşte düzenlenen 16'ncı Uluslararası MEB Robot Yarışması'nın alanında giderek artan bir şekilde bir araya geldi.

Kabine değişikliğine cevap verdi

Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Yusuf Tekin, bir sonraki programında öğretmenevinde basın mensuplarıyla bir araya geldi. Kabine değişikliğinde yeniden görev alıp almayacağı sorusunu üzerine Bakan Tekin, “Ben Cumhurbaşkanımızla yeni tanışmıyorum. 13 yaşındayken siyasete başladım, 1989’dan beri Sayın Cumhurbaşkanımızla hukukumuz var. Bizim Cumhurbaşkanımızla olan hukukumuz bana bir makam tevdi etmesiyle etmemesiyle alakalı değil. Şu anda da hukukumuz hiç bozulmadı. Yaptıklarımla ilgili herhangi bir olumsuzluk ya da herhangi bir kötü görüşü de olmadı. Süreçle ilgili millet en çok beni konuşuyor ama öyle iki aşırı uç ki, bir kısmı yeri sağlam adam diyor. Ben beklemiyorum demiyorum. Çünkü ben kesin konuşmayı sevmem. Takdir diyelim” dedi.

Öte yandan basın toplantısında bakanlık yetkililerinin kameraları kapatması dikkat çekti.

Tekin, Robot Yarışmasında

Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Yusuf Tekin, Atatürk Üniversitesinin akademik yılı açılış törenine katıldıktan sonra Erzurum’da düzenlenen 6. Uluslararası MEB Robot Yarışması'na katılan öğrencilerin projelerinin yer aldığı stantlarını gezdi. Yarışmacılarla tek tek ilgilenen Tekin, gençlerle fotoğraf çekilmeyi de ihmal etmedi.

16. Uluslararası Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Robot Yarışması, Erzurum'un ev sahipliğinde başladı. Türkiye’nin ve dünyanın en büyük robot yarışması olan 16. Uluslararası MEB Robot Yarışması Atatürk Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Spor Salonu’nda düzenlenen törenin ardından açıldı.

Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Yusuf Tekin’in , Atatürk Üniversitesinin akademik yılı açılış törenine katıldıktan sonra 6. Uluslararası MEB Robot Yarışması'nda yarışan gençleri de ziyaret etti. Bakan Tekin’e Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi, Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu, AK Parti İl Başkanı İbrahim Küçükoğlu, MHP İl Başkanı Adem Yurdagül eşlik etti.

2 bin 687 robot ve 6 bin 691 öğrencinin katıldığı MEB Robot Yarışması'na katılan öğrencilerle sohbet eden Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Yusuf Tekin, yapılan projeleri inceledi. Stantları tek tek gezen Bakan Tekin, katılımcı öğrencileri tebrik etti. Öğrencilerin yoğun ilgi gösterdiği Tekin, öğrencilerin fotoğraf çektirme taleplerini kırmadı.

“Meraklı evlatlarımızla bir aradayız”

Her standı tek tek gezerek öğrencilerle ilgilenen Bakan Tekin, “Bu yıl 16'ncısını Erzurum'umuzda düzenlediğimiz Uluslararası MEB Robot Yarışması'nda teknolojiye meraklı evlatlarımızla bir aradayız. Bakanlık olarak ülkemizde bilişim teknolojileri ve robotik alanında farkındalık oluşturmayı, öğrencilerimizin bu alandaki yeteneklerini geliştirmelerini ve geleceğin teknolojilerine hazır bireyler olarak yetişmelerini istiyor, çalışmalarımızı bu şuurla şekillendiriyoruz. Bu anlamda teknoloji yarışmalarını öğrencilerimizin gelişimi için değerli buluyoruz. Bu güzel etkinliğin gerçekleşmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyor, yarışmaya katılan öğrencilerimize başarılar diliyorum” diye konuştu.

“Tüm imkanları sunmaya devam edeceğiz”

Yarışma alanını gezen Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen ise bu tür etkinliklerin geleceğe dair umutları yeşerttiğini kaydederek “Gençlerimiz, sadece teknik beceriler kazanmakla kalmayıp, aynı zamanda takım çalışması, problem çözme ve eleştirel düşünme gibi hayati yetkinlikler de ediniyorlar. Katıldığımız yarışmalarda, öğrencilerimizin sergiledikleri projeler, Erzurum'un ve Türkiye'nin robot teknolojisi alanındaki potansiyelini gösteriyor. Yarışmalarda yer alan tüm öğrencilerimizi tebrik ediyor, onlara bu süreçte destek veren öğretmenlerimize ve ailelerine teşekkür ediyorum. İnanıyorum ki, bu tür organizasyonlar, öğrencilerimizi daha da motive edecek ve gelecekte daha büyük başarılara imza atmalarını sağlayacaktır. Erzurum olarak, bilim ve teknolojideki gelişmeleri yakından takip ediyor ve gençlerimizin bu alanda kendilerini geliştirmeleri için gerekli tüm imkanları sunmaya devam edeceğiz. 16. Uluslararası MEB Robot Yarışları, bizim için sadece bir yarışma değil, aynı zamanda geleceğe dair umutlarımızı yeşerten bir adım olmuştur” dedi.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —